top of page
Yazarın fotoğrafıÜzeyir AHISKALI

Parselasyon Planının İptali Üzerine Geri Dönüşüm İşlemi Nasıl Yapılmalıdır?

Güncelleme tarihi: 25 Tem 2021


T.C.

D A N I Ş T A Y

ALTINCI DAİRE

Esas No : 2016/895

Karar No : 2020/12931


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İnşaat Turizm ve Ticaret A.Ş.

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı - …

VEKİLİ : Av. … (Aynı adreste)


İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.


YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem: İstanbul İli, Çekmeköy İlçesi, Ömerli Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda Ömerli 2. Etap geri dönüşüm işleminin yapılmasına dair … tarih ve … sayılı belediye encümeni kararının iptali istenilmiştir.


İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; İdare Mahkemesince, İstanbul İli, Çekmeköy İlçesi, Ömerli Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda (mülga) Ömerli Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanan parselasyon işleminin ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararı ile davacı taşınmazını da kapsayacak şekilde iptaline karar verildiği, bu kararın onanarak kesinleşmesine üzerine de mahkeme kararının gereğinin yerine getirilmesi amacıyla parselasyon işleminin geri dönüşümünün yapılmasına ilişkin olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.


TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu geri dönüşüm işlemi ile taşınmazının büyüklüğünün azaldığı, parselasyon işleminin iptaline ilişkin mahkeme kararının söz konusu taşınmazı kapsamadığı, ileri sürülmektedir.


KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyize konu İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.


DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA


Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:


İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

İstanbul İli, Çekmeköy İlçesi, Ömerli Mahallesi, … ada .. parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda (mülga) Ömerli Belediye Encümeninin … tarihli, … sayılı kararıyla onaylanan parselasyon işleminin yoldan ihdas edilen alanların düzenleme ortaklık payından düşülmediği gerekçesiyle … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararı ile iptaline karar verildiği, bu kararın temyiz edilmesi üzerine Danıştay Altıncı Dairesinin 13/02/2006 tarih ve E:2004/8224, K:2006/458 sayılı kararıyla onanmak suretiyle kesinleştiği, bu parselasyon sonucu taşınmaz malikleri olan … ve … Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş.'ye … ada, … sayılı imar parselinin müstakil olarak tahsis edildiği, … ada, … parsel sayılı taşınmazda da kamu ortaklık payı hissesi oluşturulduğu, … ada, … sayılı imar parselinin de davacı tarafından sözü edilen İdare Mahkemesinin iptal kararından sonra taşınmaz maliklerinden davacı tarafından iptal kararından sonra 02.12.2005 tarihinde satın alındığı görülmektedir. Söz konusu iptal kararının gereğinin yerine getirilmesi amacıyla geri dönüşümün onaylanmasına ilişkin olarak alınan Çekmeköy Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.


İLGİLİ MEVZUAT:

İşlem tarihi itibariyle yürürlükte olan 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinde, “İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re'sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler valilikçe kullanılır.

Belediyeler veya valiliklerce düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların dağıtımı sırasında bunların yüzölçümlerinden yeteri kadar saha, düzenleme dolayısıyla meydana gelen değer artışları karşılığında "düzenleme ortaklık payı" olarak düşülebilir. Ancak, bu maddeye göre alınacak düzenleme ortaklık payları, düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların düzenlemeden önceki yüzölçümlerinin yüzde kırkını geçemez.” hükmüne yer verilmiştir.

3194 sayılı İmar Kanunu uyarınca çıkarılan ve dava konusu parselasyon işleminin onaylandığı tarihte yürürlükte olan İmar Kanununun 18 inci Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlenmesi İle İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 12. maddesinde, "Düzenleme sahasında bulunan okul, hastane, kreş, belediye hizmet veya diğer resmi tesis alanı gibi umumi tesislere ayrılan alanların parselleri düzenlemeye giren parsellerin alanları oranında pay verilmek suretiyle hisselendirilir." düzenlemesine yer verilmiştir.


HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Düzenleme ortaklık payı oranı, umumi hizmet alanlarına ayrılan miktarın düzenleme ortaklık payı alınacak parsellerin düzenlemeye giren miktarları toplamına bölünmek suretiyle bulunur. Bu nedenle, düzenlemeye giren kadastro parselinin tescilli yüzölçümü üzerinden düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmasından sonra kalan kısım -şayet uygulama sahasında kamu ortaklık payından oluşturulacak kamu tesisi bulunmamakta ise- imar parseli olarak duruma göre müstakil ya da hisseli olarak taşınmaz malikine tahsis edilir. Eğer düzenleme alanında kamu ortaklık payından oluşturulacak kamu tesisi varsa kamu ortaklık payının hesaplanması gerekmektedir. Kamu ortaklık payı ise, uygulama sahasındaki kamu tesisleri alanının düzenleme ortaklık payı kesintisinden sonra kalan tüm kadastro parsellerinin yüzölçümünün toplamına bölünmesi sonrası bulunur. Kamu ortaklık payı hesaplandıktan sonra düzenleme ortaklık payı kesilmesinden sonra taşınmazın kalan kısmı üzerinden kamu ortaklık payı düşülür ve kamu ortaklık payından oluşan bu taşınmaza düzenleme sahasındaki tüm taşınmaz malikleri hislendirilir. Kamu ortaklık payı da düşüldükten sonra kalan kısım ise imar parseli olarak taşınmaz malikine duruma göre müstakil ya da hisseli olarak tahsis edilir.


Dolayısıyla, parselasyon işleminin iptali üzerine yapılacak geri dönüşüm işleminde söz konusu parselasyon sonucunda oluşan imar parseline öncelikle kamu ortaklık payı hissesi eklenir. Sonrasında da bu kısma düzenleme ortaklık payı kesintisinin ilave edilmesi sonucunda parselasyon işlemi öncesindeki kadastro parselinin düzenlemeye giren yüzölçümüne ulaşılır. Bu şekilde kök parsellere dönülmüş olur.

...İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararı ile iptaline karar verilen söz konusu parselasyon işleminde, 15206 m2 büyüklüğe sahip … ada, … sayılı kadastro parselinden %16.84 oranında düzenleme ortaklık payı (15,206 m2 * 16,84 = 2560,69 m2) kesildiği, ardından taşınmazın kalan kısmı (12,645 m2) üzerinden hesaplanması gereken (12,645 m2 * 5,39 = 681 m2) kamu ortaklık payının ise, taşınmazın düzenleme ortaklık payı düşülmemiş hali üzerinden diğer bir ifadeyle kadastro parselinin tümü üzerinden (15,206 m2 * 5,39 = 819 m2) hesaplandığı ve 819 m2 büyüklüğündeki … ada, … sayılı parselde kamu ortaklık payı hissesi oluşturulduğu anlaşılmaktadır.


Anılan parselasyon işleminin söz konusu yargı kararı ile iptali üzerine dava konusu geri dönüşüm işlemi yapılırken … ada, … sayılı parseldeki kamu ortaklık payı hissesinin üstüne düzenleme ortaklık payı oranında ilave edilmesi suretiyle (819 m2 + 166 m2 = 985 m2) eski malikler … ve … Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş. lehine haksız olarak hisse büyümesi yapıldığı, davacıya ise … ada, … sayılı imar parselindeki (11.826,71 m2) hissesine tamamının (2560,69 m2) eklenmesi gereken düzenleme ortaklık payı miktarında, kesinti yapılması suretiyle (davacıya 11.826,71m2 + 2560,69 m2 = 14.387,40 m2 hisse verilmesi gerekirken 14.221,16 m2 verilmiştir.) kök parsele dönüşünün sağlandığı, bu şekilde davacının dava konusu geri dönüşüm işlemi sonucu oluşan kök parselde yaklaşık 166 m2 kaybı olduğu görülmektedir.


Bu durumda, usulüne uygun şekilde yapılmayan dava konusu geri dönüşüm işleminde hukuka uyarlık; davanın reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.


Öte yandan, bahis konusu parselasyon işleminin yoldan ihdas edilen alanların düzenleme ortaklık payından düşülmediği gerekçesiyle İdare Mahkemesince iptaline karar verildiği görüldüğünden davacının söz konusu yargı kararının mezkur taşınmazı kapsamayacağı iddiasına itibar edilmemiştir.


Diğer taraftan, davacı tarafından geri dönüşüm sonrası kök parselde müstakil malik olması gerektiği iddia edilmekte ise de, parselasyon ile oluşan imar parselinin ve kamu ortaklık payı hissesinin bulunduğu parselin parselasyona ilişkin verilen iptal kararı sonrasında tescil işleminin dayanağının ortadan kaldığı ve kök parselde hisselendirme yapılmasının hukuka uygun olduğu görülmüştür.


KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,

2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,

3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,

4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 16/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

275 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page